Göz Kapağı Düşüklüğü Nedenleri & Belirtileri Nelerdir?

31 Mart 2023
Admin

Göz kapağı düşüklüğü, göz kapağının gözün renkli kısmını örtecek şekilde aşağıda olması durumudur. Tıbbi adıyla “pitozis” denilen bu durum, doğuştan olabileceği gibi sonradan da oluşabilir.

 

Doğuştan olan göz kapağı düşüklüğü (konjenital pitosiz), göz kapağını açması gereken kasın yetersiz gelişmesi sebebiyle oluşur. Tek gözde olabileceği gibi her iki gözde de olabilir. Bu durum çocuğun görüşünü engelliyorsa, görme gelişimi olması gerektiği gibi sağlanamadığı için göz tembelliği oluşabilir. Bu yüzden erken teşhis ve tedavi önemlidir.

 

Sonraki yıllarda, gelişen göz kapağı düşüklüğü ise çeşitli sinir felcinden, kas hastalıklarından, kullanılan ilaçlardan, tümörlerden, geçirilen kazalardan, hatta uzun yıllar kontakt lens kullanımından bile kaynaklanabilir. Toplumda en sık görülen göz kapağı düşüklüğü yaşlılıkla ilgilidir. Yaşımız ilerledikçe göz kapağını açıp kapatan kas gücü azalır,üzerinde taşıdığı yük artar, çabuk yorulur, düşer

 

 

Göz Kapağı Düşüklüğü Belirtileri

Göz kapağı düşüklüğünün genel belirtileri aşağıdaki gibidir:

  • Göz kapaklarının açık haldeyken, gözün renkli kısmını fazlaca kapatması
  • Göz kapağında elastikiyet kaybı
  • Görme alanında daralma
  • Görmek için kaşları kaldırarak göz kapaklarını yukarı çekme ihtiyacı
  • Hasta göz kapağını aşağı veya yukarı hareket ettirmeye çalışa dahi görüşünde fazlaca değişiklik olmaması
  • Yüzde yorgun ve uykulu bir ifade

Göz Kapağı Düşüklüğünün Nedenleri Nelerdir?

Yetişkin yaşta göz kapağı düşüklüğünün en önde gelen sebebi yaşa bağlı oluşan değişikliklerdir. Bununla birlikte  kontakt lens kullanımı da önemli bir risk faktörüdür.  Kontak lens, zaman içerisinde göz kapağını kaldıran kası zayıflatıp, düzgün çalışmamasına neden olabilir.

Ayrıca göz yaralanmaları, göz enfeksiyonları, alerjik hastalıklar, tümörler sebebiyle de göz kapağı düşüklüğü görülebilmektedir. Göz kapağının aşırı ovalandığı durumlarda,  göz kapağını kaldıran kasın yapışık olduğu yerden ayrılmasına bağlı olarak da göz kapağı düşüklüğü gelişebilir.

Doğuştan göz kapağı düşüklüğü ise  göz kapağını kaldıran kas sisteminin gelişmemesi sonucu oluşur ve genetik faktörler etkilidir. Ailede genetik geçiş olabilir. Bazı doğuştan göz kapağı düşüklüğü durumlarında göz kapağı kası, ağzı hareket ettiren kaslar ile senkronize olarak açılıp kapanabilir.

Göz kapağı düşüklüğü, tek gözde veya çift gözde olabilir. Sebep kas hastalıkları ise genellikle iki gözde birlikte görülür.

 

Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavisi

Göz kapağı düşüklüğünün tedavisi genellikle cerrahi yolla olmaktadır. Ameliyatın zamanı ve sonrasında izlenecek tedavi hastanın yaşı, diğer hastalıkları, kapağın düşüklük derecesi gibi birçok faktör değerlendirilerek yapılır.  Ayrıca göz kapağını kaldıran kasların gücü de değerlendirilir. Kas gücü zayıf hastalarda kasa yönelik cerrahi müdahalenin başarı oranı düşüktür.

 

Çocuk hastalarda, göz gelişiminin olumsuz etkilenmemesi ve göz tembelliğinin oluşmaması için ameliyat mümkün olduğunca erken yapılır ve ardından göz damlası, kapama tedavisi ve özel gözlüklerin kullanımı önerilebilir.

 

Yetişkin hastalarda ise, ameliyat ile göz kapağında fazlalık olan doku alınabilir veya göz kapağı kasına müdahale ile bu kası daha güçlendirir.

 

Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı

Göz kapağı düşüklüğü ameliyatları, alanında uzman oküloplasti hekimleri tarafından yapılır. Genellikle lokal anestezi ile yapılan bu operasyon, bir göz için yaklaşık 30-40 dakika sürer.

 

Göz kapağı kas gücü az olanlarda, kaşları kaldıran kasların gözünden yararlanmak için silikon gibi dışarıdan uygulanan (eksternal) veya vücuttan (otöjen) örneğin bacaktan alınan fascialata tendonu gibi materyaller kullanılabilir.

 

Diğer Göz Kapağı Bozuklukları

Doğuştan göz kapağı bozuklukları arasında en sık görülen göz kapağı düşüklüğü (pitozis) olsa da göz kapağında yapışıklık (ankiloblefaron), kapak kenarında içe dönme (entropion), kapak kenarında dışa dönme (ektropion), göz kapağının eksik oluşması (kolobom), fazladan kirpik sırası (distikiyazis), kirpiklerin içeri doğru dönmesi (trikiyazis) gibi bozukluklara da rastlanabilir.

 

Yaşlanma ile ise kaş ve göz kapaklarında düşme, göz çevresinde torbalanma veya çöküklük, alt göz kapağında içe veya dışa dönme de oluşabilir. Bu şikayetler, kalıtımsal olarak daha genç yaşlarda da görülebilir.

 

Genelde ameliyat gerektiren tüm bu bozuklukların tedavisi için oküloplasti hekimine danışılmalıdır.   

 

Göz Kapağı Estetiği (Blefaroplasti)

Yaşlanma ve cildin elastikiyetini kaybetmesiyle ciltte sarkmalar meydana gelir. Buna paralel gözlerde de  torbalanma, gevşeme, renk değişikliği, kırışıklık gibi durumlar oluşur. Güneş ışınlarından korunmak, düzenli uyku, doğru beslenme, sigara ve alkolden uzak durma gibi tedbirler, göz kapağı sorunlarının yaşanması riskini düşürür.

 

Hem alt hem üst göz kapaklarına oküloplastik cerrahi uzmanı tarafından uygulanan cerrahi uygulamalara göz kapağı estetiği ya da blefaroplasti denmektedir.

 

Üst göz kapağı düşüklüğü ameliyatında bölgedeki fazla deri ve kas dokusu kesilerek çıkarılır. İz olmaması için kesi göz kapağı katlanma çizgisinden yapılır. Göz kapağı estetiği yaptıran hastalar badem göz estetiği tabir edilen ve göze badem şekli verilen operasyonları da tercih edebilirler.

 

Alt göz kapağı estetiğinde ise önceden elmacık kemikleri üzerinde bulunan ancak yaşlanma ile yer değiştiren yağ yastıkçıklarının sebep olduğu çökmeler ve ciltteki elastikiyet kaybından kaynaklanan torbalanmalar giderilir.  Ameliyat kesisi kirpiklerin hemen altından açılır, yağ yastıkçıkları göz altı çukuruna geri konur, fazla deri ve kas kesilerek çıkarılır. Göz altı çöküklüğü devam ediyorsa, ameliyat sonrasu göz altı yağ enjeksiyonu uygulanabilir.

 

Göz kapağı estetiği, etkisi 10-15 yıl kadar süren kalıcı bir operasyondur.

 

Blefaroplasti, zaman zaman göz kapağı iltihabı olan blefarit ile karıştırılabilmektedir. Bunun sebebi, her iki kelimenin de göz kapağı anlamına gelen blefar kelimesinden türemiş olmasıdır.  Blefarit, göz kapaklarının çeşitli nedenlere bağlı olarak iltihaplanmasıyla ortaya çıkan bir göz hastalığıdır ve tedavisi doktorun yazacağı antibiyotikli kremlerle yapılmaktadır.

 

Göz Kapağı Estetiği İyileşme Süreci

Göz kapağı estetiği sonrasında ilk 3 gün kızarıklık, şişlik, morluk olabilir. Doktorunuzun da yönlendireceği şekilde, ameliyat sonrasında ilgili bölgeye soğuk uygulamak şişlik ve morlukları büyük ölçüde engelleyecektir. Bandaj 3 gün sonra çıkartılır ve hasta günlük hayatına dönebilir.

 

1 hafta içinde şişlikler iner, morluklar kaybolur. 1 ay sonra ise göz en ideal haline ulaşır.

 

 

Ameliyatsız Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavisi Mümkün müdür?

Göz kapaklarında çok hafif derecede sarkma, torbalanma ve kırışıklıklar bulunan kişilerde lazer ile gerçekleşen bir uygulama ile belli bir noktaya kadar bu sorunlarını giderebilirler. Uygulama için anestezik etkisi bulunan krem ilgili bölgeye sürülüp lazer atışı yapılır. Herhangi bir kesi ya da dikiş gerektirmeyen ve yaklaşık 10-15 dakika süren bu uygulamada tedavi gören alan önce kabuklanır 7-10 gün içinde bu kabuklar düşer.  Uygulamayı birkaç seans tekrarlamak gerekir. Etki süresi 2 ila 5 yıldır. Yani, ameliyat kadar kalıcı bir çözüm değildir.

Bazı kaynaklarda, göz kapağı düşüklüğünün egzersizle tedavi edilebileceği belirtilmektedir.  Elastikiyeti bir noktaya kadar kazanmada faydası olabilecek bu egzersizler ile göz kapağı düşüklüğünü tamamen engellemek veya tedavi etmek olası değildir.

 

Göz Kapağı düşüklüğü konusundaki bir diğer yazımıza buradan ( https://www.gozvakfi.com/blog/goz-kapagi-dusuklugu-nedir ) ulaşabilirsiniz.

Göz Vakfı Hastaneleri Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

Diğer Konulara Göz Atın
Geri Bildirim